BAYEZİD CAMİ

AVLUDA BİZANS İZLERİ

Bayezid Cami avlusunda mermerler arasına döşenmiş renkli mermerlerin bulunduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Eyice, ''Bu kırmızı porfirlerden anlaşılıyor ki o dönem Bizans lahitlerini kesmişler ve kullanmışlar. Fatih Camisi'nde de 50-60 sene evvel bir restorasyon yapılmıştı. Avludaki taşlar kaldırıldığında, milattan sonra 6. yüzyıla ait Bizans üslubunda işlemeler çıktı altlarından. Öyle anlaşıldı ki bunlar da Havariyun kilisesinin parçalarıdır'' dedi. Prof. Dr. Eyice, ayrıca orijinal haliyle günümüze kadar gelen Bayezid Camisi'nin yapımından hemen sonra ''Küçük Kıyamet'' denilen İstanbul depreminin de yaşandığını, cami hasar görmezken, depremin İstanbul'daki mimari yapılanmayı etkilediğini anlattı. Prof. Dr. Eyice, şöyle konuştu: ''Cami yapıldıktan hemen sonra 1509'da İstanbul'un en şiddetli depremlerinden biri meydana gelmiştir. O kadar şiddetli olmuş ve halk o kadar korkmuş ki ona 'Kıyamet-i Sura' yani 'Küçük Kıyamet' demiş. Çok insan ölmüş, padişahı bile sarayda tutmamışlar. Florya kumsalında bir çadır kurmuşlar orada kalmış padişah. Şehirde çok tahribat olmuş. İstanbul'un evlerinin ahşaba dönüşmesi de o depremden sonradır. O zamana kadar hep Bizans'dan kalma kagir binalar vardı.''

SUAT GÖZÜTOK'UN SESİ İLE KURAN

Bayezid Camisi'nin özellikle kandil gecelerinde halk tarafından büyük ilgi görmesinin bir sebebinin de cami imamı Suat Gözütok'un güzel sesi olduğu söyleniyor. 3 yıldır bu camide görev yapan Gözütok, İstanbul'da, hatta Türkiye'de Bayezit Camisi'nin ayrı bir yeri olduğunu belirtti.

Kur'an-ı Kerim'i güzel sesle usulüne göre okuma konusunda dönemin en iyi okuyucularının hep Bayezid Camisi'nde olduklarını anlatan Gözütok, Kur'an-ı Kerim'in 10 çeşit kıraatını bilip dönemin en iyi okuyucusu olan ve 1999 yılında vefat eden Abdurrahman Gürses'in yanı sıra İsmail Biçer'in de bu camide görev yaptığını kaydetti. Gözütok, kendisinin Abdurrahman Gürses'in öğrencisi olduğunu, ondan Kur'an kıratı eğitimi aldığını söyledi.

İMAM KILIÇLA HUTBEYE ÇIKIYOR

Caminin ismini verdiği Beyazıt Meydanı'nda protestoların olduğu dönemde halkın camiden uzaklaştığını, ancak son yıllarda cemaatin yeniden oturmaya başladığını kaydeden Gözütok, ''İnsanlar Türkiye'nin birçok yerinden buraya Kur'an dinlemeye gelirler'' dedi.

Orijinal haliyle günümüze kadar gelen Bayezid Camisi'nin İstanbul'un en eski camisi olduğunu belirten Gözütok, şöyle devam etti: ''Burada biliyorsunuz imam kılıçla hutbeye çıkıyor. Bu, İstanbul'un fethinin sembolüdür. İmam burada devlet başkanını temsil eder. Hutbe devlet başkanı adına verilir. Eğer bir yer kılıçla fethedilmişse imam hutbeye elinde kılıçla çıkar. Eğer teslim alınmışsa Kur'an'la hutbeye çıkılır. Yıllarca bu gelenek ilk protokol camisi olan Ayasofya'da uygulanmıştır. Orası müze olunca da bu gelenek Bayezid Camisi'ne geçti. Biz de elimizde kılıçla hutbeye çıkıyor, kılıca dayanarak hutbe veriyoruz.''
sitemize 08.05.2008 16:11:24 tarihinden itibaren 205501 ziyaretçiziyaretçi girmiştir
Din
KUTLUYORUZ 2 YAŞINDAYIZ
Web Stats 99.6 RADYO ZEMZEM Winamp ile Dinle Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol